Bir aşk hikayesi başlar en güzel aşk sözleriyle. Telefona gelen aşk mesajları uykuya güzel dalmanın ve güne güzel başlamanın en önemli etkeni olur. Zihindeki tablo aşk resimlerini aratmazken daha önce dinlenen aşk şarkıları ya artık dinlenmez olur ya da hiç can acıtmaz. Veya aşka dair hayallere ulaşmış olmanın huzurunu verir insana…
Aşk nedir diye sorulmaz artık ve aşkın değişip dönüşebileceği hatta ayrılık noktasına varılabileceği hiç düşünülmez çünkü böyle bir şey temenni edilmez. Fakat hayat bu bazen bazı şeylerin götürüsü getirisinden fazla olabilir. İşte bu noktada aşkın başlangıç zamanı hasretle anılırken ilişkideki sorunu bulmak ve onu çözmek en önemli düşünce olur. Aşk sözleri, aşk mesajları ve alınan hediyeler ilişkiyi toparlama çabalarına aracılık ettikten sonra da aşk yolu hala tıkalıysa ayrılık fikri gelişir zihinde.
Hayatta hiçbir şey başladığı şekilde devam etmez. Her şey değişir, dönüşür ve şekil değiştirir. Nitekim aşk da öyledir. Başladığı andan itibaren her geçen gün farklılaşmaya ve gelişmeye devam eder sevgililerin zihinlerinde. Bazı günler mutlu, umut dolu ve deli doluyken bazı günler karamsar, soğuk ve mesafeli olabilir. Bu gelip geçici duygular aşkın ve ilişkinin temellerini etkilerken sonu ayrılık olabilecek durumlarda adım atmanın ve karar vermenin zorluğu büyüktür. Ve bir şekilde alınmış kararın arkasında durmak da…
Alması bir hayli zor olan ayrılık kararını o anda çok dramatik düşünürüz. Halbuki illa ayrılık gerekmez. Biraz zaman ve kafayı toplamadır ihtiyacımız olan. Yine de birkaç kırgınlığa kafayı takarak ‘olmuyor, yürümüyor’ demeyi tercih ederiz. Nitekim bununla ilgili gerçekler ayrılıktan sonra daha net görünmeye başlar. Ayrılığın tek çare olmadığı ve bir şeyler daha yapılabileceğinin farkına varılır. Tabi bu süreçte kaçamak mesajlar ve hal hatır sormalar sıklıkla gerçekleşir. Aşk için söyleyecek çok şey vardır sevgiliye fakat bu ‘ayrılık’ kararı bir duvar olur.
Ayrılığın pişmanlığı iki tarafı da yavaş yavaş kemirirken ‘acaba tekrar’ düşüncesi akıllardan çıkmaz. Hatta bu geri dönüş için birkaç plan ve hediye düşünülür. Sanki aşk tazelenmişcesine bir heves vardır artık. Aynı zamanda acaba kabul eder mi diye de bir kuşku. Bu heyecanın ve hevesin eksikliği değil midir zaten aşkı ayrılığa götüren?
Evet, birçok aşk hikayesinde ayrılık ve hüzün vardır ama bunlar hep geri dönüşle noktalanır. Çünkü iki tarafta birbiri için olduklarına emindirler ve biraz uzlaşma ve ara verme yöntemini kullanmaktansa dramatik yolları tercih ederler. Yine de sonun mutlu olması, aşıkların birbirlerinin değerini anlaması ve aşkın tazelenmesine değer. Zaten böyle bir geri dönüşten sonra iki tarafta ayrılığı bir daha akıllarından geçirmeyecektir kolay kolay.
Siz siz olun aşkınızı geri dönüşlere emanet etmeyin. Aşkınızı tazelemek, heyecanını ve hevesini arttırmak için çok daha başarılı yollar bulabileceğinize eminim.
