Hayatta, doğumumuzdan itibaren bir mücadeleye başlarız. Bu mücadelenin ilk zamanlarının farkında bile değilizdir. Sadece elimizden tutulur, bize yardım edilir ve büyük mücadele için yeterince iyi olmamız sağlanmaya çalışılır. Büyük mücadele zamanı yaklaştıkça ailemiz dışında da bizi bu hayata karşı güçlü kılmaya çalışanlar kendilerini gösterir. Fakat bu aşamalarda biz hala mücadeleye tam olarak dahil olmuş değilizdir. Uzun uzadıya bir eğitim sürecinin ardından çoğumuz için üniversite hazırlığı ve sonrasındaki süreç gerçek anlamda mücadelenin hissedildiği noktadır. Sonrasında ise bizden istenen midir yoksa bizim istediğimiz midir bilmem sürekli bir maddi ihtiyaçlar mücadelesi içinde geçer hayat. Zaten bize de bunların temeli verilmeye çalışılmıştır. İyi bir iş bulmak, iyi para kazanmak için gereken şeyler… Küçüklükten bu yana ihtiyaçlarımız için vereceğimiz mücadelenin hep maddi olduğunu düşündük. Ne kadar buna sıcak bakmasak da bu nispeten doğru. Peki ya geri kalan şeyler? Hayat sadece maddiyatlar üzerine kurulu değil sonuçta. Bizler işimiz gücümüz için mücadele ederken bir şeyleri gözden kaçırıyor muyuz? İhtiyaçlar mücadelesi sırasında para kazanacağınız herhangi bir işi baştan savma yapma lüksünüz yoktur. Dikkatli olmalı ve gereğinden fazla emek göstermelisinizdir. Bu zorunluluğu hissediyor olmamız ne yazık ki çoğu zaman işten keyif aldığımızdan değil, karşılığında para aldığımızdan dolayıdır. Bunlardan sonra geriye ne kalır? Sevgi kalır, aşk kalır, arkadaşlık ve dostlukları da kapsayan insan iletişimine dahil tüm duygular kalır. Bugün tüm dünyada şikayet ettiğimiz sorunların başlıca nedenlerinden birisi sevgisizlik iken bunların uğruna ne kadar mücadele ettiğimiz meçhul. Çünkü maddi sorunlar veya iş yoğunlukları baş gösterdiğinde gözden çıkardığımız ilk şey manevi ihtiyaçlarımız ve mücadelelerimiz oluyor. Siniri, stresi ve günün yorgunluğunu bazı zamanlar sevdiklerimizi kırarak gösteriyoruz(!)
Aşk ilişkileri bu durumun neresinden dahil olur diye fazla düşünmeye gerek yok çünkü günümüz evliliklerinin en büyük sorunlarından birisidir bu. Çalışma hayatlarından başlarını kaldıramayan, daha doğrusu buna zorunda bırakılan insanlar çoğu zaman bir evlilik kredisi gibi tüketmektedir birbirlerine karşı olan duygularını. Zamanında evlilik tekliflerine dair fikirlerde boğulan çiftin evlilik sonrası hayatı birbirlerine bakmak yerine televizyona bakmakla geçer bir süre sonra.
Hayatın zor olduğunu hepimiz biliyoruz. Çalışmak, para kazanmak böylesi bir sistemde oldukça zaman alan ve yoran şeyler. Fakat bu uğurda insanlığımızı kaybetmeye, sevdiklerimizin hislerini ilk fırsatta gözden çıkarmaya değer mi bir düşünmek gerek.
Her ne kadar sadece tek bir mücadeleye yani maddi kazanımlar mücadelesine karşı donatılmış olsak da aşk ve sevgi mücadelesini de bununla birlikte vermek zorundayız. Yoksa kavgalar, kadın cinayetleri ve ayrılıklar çağımızın kaçınılmaz sonları olmaya devam edecektir.
Evlilik aşkın son bulması değil, bir ileri boyuta geçmesidir. Bu sebeple evliliğin içine aşk mesajları da olmalı aşk filmleri de. Hatta ilk aşk tazeliğinde ve öneminde yaşanmalıdır her gün ve her gece.
Tüm bunlar evlilik öncesinde temeli atılan şeylerdir ve evlilik sonrasında da devam eder. O sebeple sevgilinizin veya eşinizin aşk mücadelesine en az maddi mücadeleler kadar değer vermesi çok önemli. Sinirsiz, stressiz bir hayatın kaynağını bile bulabiliriz burada.
Hal böyle olunca aşkımıza verdiğimiz önemi, onun için gösterdiğimiz mücadeleyi belli etmek için duygularımızı açmaya ihtiyacımız vardır. Bunun için ise aşk neredeyse Sevgili Kitabı oraya gelmeye hazır bir şekilde sizleri beklemekte (:
