TANITIM YAZILARI

Kadının Ve Erkeğin Aşka Bakış Açısı

1

Aşk, biraz kırmızı, biraz siyahtır. Çünkü aşk içinde kaosları ve medcezirleri barındıran bir ruh halidir.

Aşkın büyüsü ki aşk hali bir büyülenme halidir. İnsan kendi tutarsızlığına kendi şaşar bazen. Bu yaşanan canlı aşk döneminin kendi içinde evreleri vardır. Her aşk kişiye göre, kişinin aldığı eğitim, yaşanan çevre, yaşı, ülkesel ve bölgesel koşullara göre değişse de aşkın evreleri üç aşağı beş yukarı birbirine benzer. Nerede olursa olsun, aşk sözleri söylenir, aşk mesajları atılır. Atılan bu mesaj bazen kokulu bir mektuba, bazen bir mendile, bazen de SMS mesajı ile gerçekleşse de benzer. Tıpkı ilk evresi ile son evresinin benzemesi gibi.

Hiçbir zaman aşk sonsuza kadar sürmez. Süremez. Bu doğa kanunlarına aykırıdır. Yaşamın son noktasının ölüm olduğu tek gerçeği ile mutlu aşk hiçbir zaman olmayacaktır. O yüzden aşk ta insanın başına  gelen diğer şeyler gibi yaşantımız boyunca yaşadığımız evrelerden birisidir. Her insan yaşamında en azından bir kere belli etse de etmese de âşık olmuştur. Metafizik olarak bakıldığında bu aşkın illa ki bir karşı cinse olması gerekmez. Aşk bazen inandığınız ve kendinizi adadığınız bir kavgadır. Bazen çocuğunuz bazen ise evinizin o güzelim kedisi. Aşk cinsiyetsizdir. Aşk yaşsızdır.

Ama tüm bunlara rağmen aşkın kadın ve erkek açısından bakış açıları konusunda ciddi ayrışmalar vardır. İnsanlar yetiştirilme biçimleri üstüne, toplumun kendisine dayattığı toplumsal roller de eklendiğinde karşısına çıkan görüntü istisnalar kaideyi bozmamakla beraber, toplumun biçtiği roller çerçevesinde gelişir. Oysa aşk içinde imkânsızlığı, tutkuyu ve doyumsuzluğu barındırır. İstisnai örneklerin bir başka yazının konusu olacağı sözünü vererek toplumsal roller üzerinden bakıldığında kadın yaşadığı aşk süresince;  hangi kadın, hangi yaş ve statüde olursa olsun beğenilmek ister. Aslında beğenilme kadının doğumundan ölümüne olan bir süreçtir kadın âşık olsun olmasın beğenilmek ister. Kadın şefkat ister. Olayın özünde kadınlar ne ister sorusunun en temel yanıtı kadının yaşamı boyunca şefkati aradığı ve beklediğidir. Kadın, erkeğinin onu şefkatle sarmalamasını ister. Kadın ama en önce, güvenmek ister ve güveninin bittiği yerde aşkı ne kadar güçlü olursa olsun çeker gider. Güven kadının vazgeçilmezidir. Karşısındaki adamın yalanlarına tahammül edemez. Aşkların bitmesinin, eğer giden kadın ise  gitmesinin en temel nedeni güvenin bitmesidir. Kadın âşık olduğu ve aşkı yaşadığı sürece yanında ya da değilken sevdiği insanın bir başka kadına kendisinden daha fazla ilgi göstermesini istemez. Bunu yapan bir erkekle karşılaştığında kendisinin ikinci plana atıldığını düşünerek, yeterince önem verilmediği algısıyla kendini ötekileştirilmiş hisseder ve ciddi bir yara alabilir. Yara alan her canlı gibi davranışlar sergilemesi de kaçınılmaz olur. Kadın âşık olduğu sürece karşı tarafça şımartılmak ister. Çok pahalı değil ama önemsendiği gösteren minik jestler bekler. Doğum gününün unutulmaması, güller vb. gibi. Kadınlar sürprizlere bayılır. Kadın aşk süresince her anını onunla yaşamak düşüncesindedir. Karşısındaki erkek akıllı bir erkek ise kadın bir geyşaya dönüşebilir, ruhunda olmasa bile.

Kadını, kadınca böyle anlattıktan sonra erkek tarafında sürecin işlemesine bakmak gerekir ise yine istisnalar kaideleri bozmamakla beraber en duyarsız görünümlü erkek bile eğer gerçekten âşıksa içindeki çocuk ortaya çıkar ve duygusallaşır. Erkek de aslında ilgi beklemektedir hiç çaktırmasa da, çoğu erkeğin en büyük korkusu kadının bir gün çekip gidebilme ihtimalidir. Özelikle karşısındaki kadın özgür ruhlu bir kadın ise. Erkekler kısmen daha bencil varlıklar olduğundan özgürlüklerini kaybetmek ve alışkanlıklarından vazgeçmek istemezler. Kadınların bunu anlaması işleri kolaylaştıracaktır. Kadın ve erkek arkadaş değil sevgilidir. Kadınların aşk döneminde sevgili olduklarını erkeklerin tüm bu doğasal özeliklerini bilerek davranmaları aşk için oldukça önemlidir. Bir gün bitecek olsa aşkın ömrünü uzatacaktır. Asıl olan maskeler takmadan içinden geldiği gibi, herkesin kendisi kalarak aşkı kendi doğallığında yaşamasıdır. Kendine ve karşındakine saygıyı asla yitirmeden.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı