TANITIM YAZILARI

Nerede Bu Gerçek Aşk Dedikleri?

“Aşk adayıştır, arayış değil” demiş Mevlana. Sanki yine güzel bir ders vermiş. Bundan yüzlerce yıl öncesinde bile bu dönemi de kapsayan bir söz söylemiş. Aşk diyoruz. Sevmekten, delicesine bağlanmaktan,  layık olabilmekten bahsediyoruz. Aşkla yatıp aşkla kalkıyoruz. İster bir sevdiğimiz olsun, ister yalnız olalım. Her an aşkı düşünüyor, aşkı yaşamak istiyoruz. Her ne kadar aşk bana göre değil, soğudum,  inanmıyorum desek de  arıyor, hayalimizdeki o müthiş insanı soruyoruz her zaman.

Aşk, hayatın en önemli parçasıdır. Bu konuda bir sorun yok. Peki ama  nasıl ulaşabilir insan ya da  aramak, doğru insanı bulmak konusunda ne kadar başarılı olabilir? Aranarak bulunabilir mi? Var mıdır bu aşk dediğimiz varlığın saklandığı bir yer?

İnsan yaşamı boyunca öylesine muhtaçtır ki hep aşkı arayarak geçirir hayatı. Önce çevresinde arar. Beğendiği birine duygularını anlatmanın yolunu arar. Aşk mesajları çeker, karşısına geçip güzel aşk sözleri söylemeye çalışır. Aradan zaman geçer ve hissettiklerinin aşk değil, basit bir beğeni duygusu olduğunun farkına varır. Aradığı büyülü aşkına yine kavuşamamıştır. Sonra online ortamlarda aramaya başlar. Birçok arkadaşlık sitesine üye olur ve bu kez online ortamda bulmaya çalışır hayatının aşkını. Profil fotoğrafını beğendiği birine aşk videoları gönderir, aşk mesajları yollar. Uzunca bir müddet yazıştıktan sonra ondan da soğur ve aşk arama macerası yine hüsranla son bulur.

Gel gelelim zordur arayıp da bulması, galiba insanın aşk için yaşaması, Mevlana’nın da dediği gibi aşka adaması gerekiyor ömrünü. İnsana bahşettiği saflık, dürüstlük, samimiyet ve sadakat gibi duyguları hayatının her anında taşımalı insan. Sevdiği için nasıl her türlü zorlukla, gözünü karartıp mücadele ediyorsa; dünyadaki tüm zulüm, haksızlık ve adaletsizlik için de aynı hassasiyetle mücadele etmeli.  Aşık olduğu kişiye gösterdiği şefkati, hiç tanımadığı kimsesiz bir çocuğa da gösterebilmeli belki de.

Bir insan eğer hala gerçek aşktan haberdarsa ve bir gün ona sahip olabilmenin hayaliyle yaşıyorsa, hala köreltmemişse kalbindeki o güzel duyguyu; günlük yaşamındaki tüm davranışıyla ve yaşadığı hayatla laik olabilmeli. Çünkü sadece güzel bulduğu birine, muzip aşk filmlerine özenip çeşitli aşk oyunları içerisinde aşk mesajları, aşk sözleri yollamak ya da online ortamda tanıştığı birine; sözde, yaşamak istediği o büyük aşkı anlatan aşk videoları paylaşarak, gerçekleşmeyecek vaatler, sözler verip karşısındakini etkilemeye çalışarak aşkı yaşamak pek de mümkün değildir. Aşk öncelikle saf bir yürek ister. Aşık olanın hesapsız, kitapsız, yalansız ve dolansız olmasını ister. Gerçekten aşık insan, herkesin iyiliğini ve her şeyin güzelini ister. Ancak bu şekilde o muazzam, aşk filmlerindeki gibi kusursuz aşkı yakalayabilir.

Aşkı aramak gerçekten zor, hele arayıp bulabilmek daha da zor… Öyleyse bir de ömrü adamayı denemek çok mu zor? Olmasa gerek…

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı