Popüler Ürünler


Bebeğim

KİTAP İÇERİĞİ

Ön kapak: Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, deve tellal, pire berber iken. Ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, uz gittim uz gittim. Dere tepe düz gittim. Çayır çimen geçerek, lle sümbül biçerek; soğuk sular içerek, ayla ayla bir güz gittim. Bir de dönüp ardıma baktım ki, ne göreyim? Gide - gide bir arpa boyu gitmemiş miyim? Natal - matal martaval, işte size duyulmadık bir masal.
Sayfa 2: TENCERE
SONUNDA BULUŞMUŞ...
KAPAK
Sayfa 3: seni seviyorum çünkü....
Böyle bir pencerden bakmak sana.. İmkansız gibi görünenin arkasında ki olunabilirlik ve karanlığın ardındaki ışık.. O ben'dim.. Hemde ta kendisi!
Her ne kadar beni Şeytan'ın bekçisiymiş görsende ilk zamanlar meleklerden farkımın olmadığını uzun uzayan günlerde anlıycaktın zaten.. Hayal'i Arkadaşım=)..
Sayfa 4: Yalnızlık ve sen! Uzun süre birlikteydiniz değil mi? İki çiftin arasını bozmak istemem ama... İstemeden olacak galiba.. Bu mesajdır ki içinde bir çok anlam gizledi.. Önceleri senin sitemli sözlerinle karşılaşsa da bu mesaj içinde çok büyük anlamlar taşıdı. Ve bilinmeyen güzellikler aslında ufak bir mesajın arkasında saklıydı.. Beni önce tanımazlıktan geliyor sonrada tanımak için can atıyordun. Aslında bulunduğun o çaresizlikten seni çıkaracak tek kişi değildim. Ama sözlerimle edebiyata yön veriyorum ya. Baskın, Basanındır dan yola çıkıp geri dönüşü asla olmayacak bir yolda ilerlemekti tek amacım.. Seni düşüncelere salıp bir buhrandan çıkarıp tek başına bırakmazdım elbette.. Ama sen bunun farkına varacak mıydın? Tartışılır.
Sayfa 5: İlk başlardaki yüz ifadelerimi gayetde güzel anlatan resimleri bir bir koydum! O zamanlar böyle olmamın sebebi neydi inan ki bilmiyorum=).. Ne olduğunu kim olduğunu anlamak güç değildi! Ebn seni çözerdim amaa.. Önemli olan seni senden dinlemekti.. Kısacası Yılmaz Erdoğan'ında dediği gibi.. Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim..
Sayfa 6: Şeytan'mıyım neyim? Yoksa Şeytanın uşağımı? Kim bu çocuk? Neden benimle uğraşıyor? Yahu senin başka işin gücün yokmu? Ne istiyorsun ben'deeen.. Gibi sorularınla boğuşmaktan yoruldum! Ben seni istiyorum! Öyle kolay değil diyorsunda... Alıcam seni.. Kaçışı yok işte besbelli..
Sayfa 7: kendimi yalnız hissettiğim anlarda en huzurlu sığınağımsın...
Aklına Bu fikri sokmak için ne kadar uğraşsamda boşş.. Aşk'I evreler halinde anlatmayı sevmem ben.. Günü gününe değil, ömürlük yaşanır Aşk! Olurda Benim olmayı başarabilirsen.. Gör bak sana neler ederceğim..
Sayfa 8: Ve kimsin, nesin, nede benimlesin soru fasıllarını nasıl aşacağımı düşünmeliydim. Nasıl yapabilirdim ki? Hani tek amacım onun dertlerini dinleyip, derdine derman olup kendi içindeki gücünü keşfetmesini sağlayacaktım. Mümkün mü? Karşımda inatçı bir keçi.. İç dünyasına nasıl bir gezinti yapabilirdim. Onu neresinden yakalayıp tutabilirdim ki? Hani yakın bir mecra değil ki iç dünyan bir bilet alınıp otobüse binilip gidilsin. Konuşmalıydım seninle.. Tüm terslemelerine rağmen ince bir çizgide rotamı tutturup yola devam etmeliydim. Seni sevmeliydim.. Severken de sevdirmeliydim. Unutulmaya yüz tutmuş atıl bir kütüphanedeki kitaplar gibiydin Sevgili. Kapağını açsam elimde kalacak, okumaya kalksam yaprakların birer birer dökülecek.. En sonunda da ya bir kazan dairesinde Odunları tutuşturacaktın ya da birinin eline geçip Seni başköşesine koyup yıllarca okunacaktın! Hangi şıktın sence? Baştan beri belliydi yaralı bir serçe olduğun.. Be kadın! İzin vermiyorsun ki yaralarını sarıp iyileştireyim seni.. Ürkek bir ceylanın aslandan kaçtığı gibi kaçıyorsun benden..
Sayfa 9: Balıkları, oltayı, denizi ve balıkçıları örnek gösterdim sana.. Her seferinde artık solmuş gözlerini göz önüne getiriyorum! Ben çırpındıkça sen batırıyorsun.. Yok! pes etmek kuralını koymadım ben sana başlarken! Devam.. Hem de hiçbir engel tanımadan.. Bunları söylerken yüzündeki ifadeler şekilden şekle sokuyordu seni! Adeta yüzünde mimiklerin dans ediyordu. Halden hale girip tavırlarda geziniyordun.. Niye sorunları hep kafanı karıştırdı? Amacı ne? Neden bana yazıyor? Kim bu adam? Allahım çıldıriciim! Aklını karıştırmaya başlamıştım.. Evet başarıyordum yavaş yavaş.. Kalesinin yıkılmaz duvarlarını yıkamamıştım ama kafaya koymuştum! Kaleyi içten fethedeceğim. Kendimi bin bir türlü hale sokup senin Yorma kendini, uğraşma benimle, üzülürsün, kıvranırsın bla.. bla.. bla.. daha bir sürü sözünü egale edipte yanına gelmek vardı ya.. İşte eşsiz ve tarifsiz bir duygunun en başıydı bu! Tanımaya başlıyorduk birbirimizi.. Ama sorular vardı boğazına takılan.. Sormaktan çekiniyor gibi bir hal baş göstermişti sende.. Yalnızlığıyla mutluymuş.. hıh! Kendini kandırıyorsun be kadın! İstemiyorsun bu yalnızlığı. Biliyorsun sende çekilmez olduğunu. Hissediyorsun sende başını koyacak bir omuzun eksikliğini. Hadi artık. Bana bırak kendini.. Yavaş yavaş kurtulalım dercesine birkaç kelimeydi söylediğim. Allahım korkularımla yüzleşiyorum.. Neler oluyor bana? Neden böyle bir şey yapıyorum Soruları kulağıma gelir gibiydi. Sürekli kendini soyutlayıp uzaklaştırma çaban takdire şayandı doğrusu! Güven duygusunu yitirmiş birini tekrardan kazanmak! Hayal gibiydi. Ayrılığın acısını yüreğine takıp, devamlı kanatan bir hastadan yaşaması beklenirmiydi? Bu ölümün soğuk yüzünü göstermesinin bir anlamı değilmiydi? Ya da sözlerinin ardına sığınan bir zavallının yakarışları! Bırak yakamı dercesineydi her cevabı. Bırak ben aşık olmak istemiyorumdu her sözünün bitişi. Bırakamazdım seni öylesi kendi başına.
Sayfa 10: HAYAT SUYUM
ÇİÇEĞİM
Sayfa 11: Tıpkı böyle.. Hayat su'yun olmaya niyetliydim.. Sen benim çiçeğimdin.. Ne zaman nerde ne yapacağın belli değildi ama.. Seninle ilgili planlarım çok'tan kurulmuştu bile.. Seni koluma takıp mahallede hava etmek değil tabikide.. Seni koluma takıp 'hatunum' deyip ömür boyu yanımda Yaşatmak!
Elimdeki tüm imkanlarımı kullanmam gerekirdi.. Üstelik imkansızlıkları arasında.. Gamzedeyim diyordun ve devan olmak için geliyorum her seferinde.. mesajların ardı arkası kesilmedi.. İstemeden de olsa cevaplarındaki kurtulma çabasını görüyordum. Tanı beni bırakma öylece dercesine yakarışlarını aklıma kazımıştım. Her yolu deneyip doğru yolu bulmak yerine durup düşünmek ve en doğru şekilde hareket etmekti tek sebebim. Yanlış yoldasın diye yalvaran her iletimde doğru yolu bulmaktan acizdin. Sana doğruyu göstermekti tek bildiğim. Cezmi Ersözün kitabını okuyordun ve bir satırı aklımdaydı kitabının.. Nereye, hangi kalabalık şehre gitseniz peşinizden o ıssız, o karanlık ormanınızı birlikte götürürsünüz. Nereye gitseniz kendinizi orada kaybolmuş hissedersiniz... Ve sadece Eylül günüydü bu yazışmaların başlangıcı. Seni yeniden kazanmak istiyordum. Uğraşıyorum seninle Sevgilim.
Aklında ne kadar kötü düşünce varsa çıkarmanı istiyordum.. Arkadaşın olup kanına girmek.. Ve sonrada seni kötü emellerime alet etmek :D
Sayfa 12: Anlattığına göre böyle biriymiş seni üzen.. Yahu tipinde meymenet yok! Nerden buldun sen bunu..
Be adam! Çekmediğim kalmadı senin yüzünden.. Ben ki hiçbir kızın karşı koyamadığı cazibeye sahip biriysem! Bu kızıda ayarlarım arkadaş! Bunda SEN bile engel olamazsın! Hem na'beerr Hayali Arkadaşı oldum bile..
Sayfa 13: Her geçen gün daha iyiye giden kızımız gün geldiğinde çok daha iyi olacaktır emin olabilirisiniz.. Ben yanındayım! Abisi, annesi, babası yanında.. Asıl sorunda bunlar ya.. Hem onlara ne gerek var.. Tek ben olsam ya.. Ne güzel iyileştirirveririm bu hastayı! İyileştirme faslını biliyorsunuz.. Hani şu 'Masalların sonunda bi prens gelir ÖPER prensesi! O da ayılıverir ya.. Benimkide öyle olabilir.. Olabilir mi ki? Bence olur ya neden olmasın! Oğlum bu kız öptürmez lan! diyenlere inat.. Öpücem öpücem dedim sana.. :D
Günler geçer kızımız masallar diyarından bi türlü çıkamaz.. Kötü karakterlerin çokluğundan olsa gerek iyi insanlara (Ben oluyorum!) pek alışamaz.. Hal böyle oluncada bi türlü oğlumuz kızımıza sokulamaz..=) Artık az kaldı.. Bakalım bizi neler bekliyor.. Bizi dediysek sizi değil! Bİz'i..
Sayfa 14: Kendini dinlemeler, yok yalnız kalmalar! Neyim lan ben.. Günah keçisi mi? Hatuna bak ya.. Sinirini benden çıkarır, gönlünü bende alır, derdini bana anlatır! Üsrüne üstlük bide git der.. Yok arkadaiş dayanamıyorum dediğim anda, Pes etmek yok dediğim geliyor aklıma.. Devam ediyorum dolu dizgin.. Günler günleri, aylar ayları kovalıyor ardı ardına.. Utanmadan bide zarflıyor beni tanımak adına! Kaçın kurasıyım ben biliyormusun sen! Attığın zarfa düşmem ama seni mektubuma zarf yaparım ben be..
Sayfa 15: seni seviyorum çünkü....


BAŞKALARININ PAYLAŞTIĞI KİTAPLARA GÖZAT